Aylardır koronavirüs salgınıyla mücadele etmekten hepimizin psikolojisi bozuldu.
Bu illetten kurtulmak için 14 kural dedik, kurtulamadık. Aşı dedik, bulamadık. Filyasyon dedik, önüne geçemedik. İller arası seyahat yasağı dedik, çare olmadı. Hafta sonu ve bayramlarda sokağa çıkma yasağı uyguladık, yine kurtulamadık. Son çaremiz "14 GÜN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI"...
Ya olacağız, ya öleceğiz!
Ülke geneli seferberlik ilan edilip, 14 gün evlerimize tıkanacağız. Başka da yolumuz kalmadı.
NEDEN 14 GÜN VE SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI?
2019 son aylarında Çin'in Wuhan eyaletinde ortaya çıkıp, dünyayı küresel çapta etkisi altına alan bilimsel adı Covid-19 ve dilimizde koronavirüsten kurtuluş için 14 gün sokağa çıkma yasağı uygulanmalı.
Koronavirüste kuluçka dönemi 2 gün kadar kısa 14 gün kadar uzun olabileceğine dikkat çekilirken, neden 14 gün süresince sokağa çıkma yasağı uygulanmıyor? Peki bu yasak uygulanırsa ki şayet, vatandaşlar bu duruma nasıl riayet edecek?
Tabi ki 14 gün kurulana uyum sağlamak istemeyen birçok kişi ortaya çıkacaktır. Bunun önlemi almak için hapis cezası uygulanmalı. Adli işlem olan 3 ay, 6 ay veya 9 ay gibi süreyle hapis cezası uygulandığı takdirde, bu ceza sistemi koronavirüs illetinin ülkemizden yok olmasını sağlayacak. Yaptırımı ağır olacak olan sokağa çıkma yasağı virüse yakalananların kuluçka dönemini evde atlatmasını ve toplum içerisinde hızlı bir yayılma veya bulaşma ihtimaline de engel olacaktır.
Eğer 14 gün yasak ilan edilir ise bu virüsün hakkından gelerek hep birlikte başarırız.
14 gün evde kalmak hiçbir kimseyi öldürmez ama bu salgın her birimize tek tek bulaşarak ölümle burun buruna getirebilir. Bu yüzden kuluçka süresi 14 gün olan Covid-19 ile mücadeleye toplum olarak katılıp adeta bir vatandaşlık görevi yerine getirircesine neden 14 gün evlerimizde sabırla beklemiyoruz?
Bir kez olsun tam olsun.
